Legionella pneumophila ve diğer Legionella cinsi bakteriler insanda genel olarak “lejyonelloz” terimi ile de adlandırılan
başlıca üç tür hastalığa neden olur. Bunlar; soğuk algınlığı benzeri hastalık gibi seyreden Pontiac ateşi, pnömoni
ile seyreden Lejyoner hastalığı ve solunum sisteminden diğer organ/sistemlere yayılımın gözlendiği Ekstrapulmoner
sendromlar’dır.
Pontiac ateşi’nde inkübasyon süresi 24-48 saat arasında olup vakalarda pnömoni gözlenmez. En belirgin özelliği
yüksek ateştir; halsizlik, kas-eklem ağrıları, baş ağrısı ve bazen boğaz ağrısı gibi genel enfeksiyon bulguları görülür.
Akciğer grafileri normal olarak değerlendirilir ve genellikle vakalar bir hafta içerisinde tedavisiz düzelir.
Yapılan çeşitli çalışmalarda Pontiac ateşi vakalarının, serumda artan antikor titrelerinin gösterilmesi ve/veya üriner antijen
testinin pozitif bulunması ile saptanabildiği ortaya konmuştur.
Lejyoner hastalığı’nın inkübasyon dönemi 2-10 gündür. Ilımlı bir alt solunum yolu enfeksiyonundan komaya
kadar değişik ağırlıkta klinik görünümlerle ortaya çıkabilir. Hastalık yüksek ateş (>38.5°C), baş ağrısı ve diğer
genel enfeksiyon bulguları ile başlar, akciğer tutulumu ile pnömoni gelişir. Kuru öksürük ve zorlu solunuma göğüs
ağrısı eşlik edebilir. Öksürük hemen her zaman non-prodüktiftir; hastaların çoğu balgam çıkaramaz. Fizik muayenede
hasta toksik bir görünümde olabilir.
Yüksek ateşe (>39.4°C) bradikardi (nabız >100/dk) eşlik edebilir ki bu
(relatif bradikardi), pnömonili bir hastada, Lejyoner hastalığının akla getirilmesinde anahtar bulgulardan biri olarak
kabul edilir. Pnömoni hızla her iki akciğere yayılabilir ve diğer organların da tutulduğu sistemik bir enfeksiyona
ilerleyebilir. Olgular genellikle semptomların başlamasından sonraki 2-6 gün içinde hastaneye başvururlar. Klinik
tablo hastanın yatırılmasını ve solunum desteği verilmesini gerektirecek ölçüde ciddi olabilir. Olguların %50’sinde
mental değişiklikler veya nörolojik bulgular, 1/3’ünde ishal, bulantı, kusma, karın ağrısı gibi gastrointestinal sistem
şikayetleri görülebilir. Lejyoner hastalığında temel patolojik olaylar akciğerlerde ortaya çıkar ve hastalığın seyrini
savunma mekanizmalarının durumu belirler. Mortalite hızı altta yatan hastalığa ve bağışıklık sisteminin durumuna
göre değişir. Toplum-kaynaklı vakalarda mortalite hızı %10-20 arasında görülmekte iken, hastane-kaynaklı vakalarda
%40’a çıkabilmektedir. Lejyoner hastalığı diğer pnömonilerden klinik ve radyolojik olarak ayırt edilemediğinden
dolayı vakalara sıklıkla ampirik tedavi verilmektedir. Bu durumun, hastalık akla gelinceye ve tanı konuluncaya
kadar zaman kaybedilmesine neden olduğu, dolayısıyla ölüm oranını etkilediği tahmin edilmektedir. Kesin tanı
mikrobiyolojik inceleme ile konur.
Extrapulmoner sendrom’lu vakalarda klinik tablo genellikle dramatik seyreder. Radyografik olarak pnömoni
tanısının yanında nörolojik, kardiyak ve gastrointestinal semptomlar ön planda gözlenir. Yapılan çeşitli çalışmalarda
patojen bakterinin özellikle immun baskılanmış kişilerde sistemik olarak yayıldığı gösterilmiştir. En sık etkilenen
organ olan kalpte myokardit, perikardit ve endokardite yol açtığı; diğer doku ve organlarda sinüzit, sellülit, pankreatit,
peritonit, pyelonefrit ensefalomyelit ve meningoensefalite neden olduğu gösterilmiştir